19 Haziran 2012 Salı

Doğalın dayı oğlunun kayınpapazı

İnsanın bir doğası vardır denir. İnsan doğasına göre doğar, yer, uyur, sıçar, çiftleşir ve ölür. Tüm bunları "doğamıza" uygun olarak yaparız. Peki bu doğala özdeş aromalar nereden çıktı? Gazetelerin, dergilerin sağlık köşesi sürekli bize en doğal(?), en sağlıklı(?) gıdaları, diyetleri önerirken doğa bunun neresinde. Acıkınca yiyeceksin yemesine,mantık basit aslında. Lakin yediğin besin steroidli olunca camış gibi şişiyorsun. Doğala özdeş, organik, gıda boyası, katkısız, doğal katkı maddeleri... İnekleri mısırla ya da öğütülmüş tavuk ölüsüyle besleyip elektronik testereyle kesip bir güzel biftek(ya da kuru köfte yap sen nasıl istersen) yapıyoruz, ve bu bifteği tamamen kimyasal, patlayıp çatlayan gazlı içecekle mideye yolluyoruz. Oğlum bu işte yanlış bir şey var ya la galiba . En nihayetinde bizde doğanın çocuğuyuz android değiliz niye gidip de doğalını yiyemiyoruz da doğala özdeş kardeş pampişini yiyoruz. Big big mac yerken dökülen soğan parçalarıyla köyler, kasabalar doyar bazı bölgelerde, sen hala daha "gelişmiş" yöntemlerle açlığı yeneceğiz yalanına inan. Sizi bizi sikleyen yok arkadaş gözümüzü hırs bürümüş kaşar peyniri diye plastik sandalye bacağı ısırıyoruz. Afrika'daki, Orta Asya'daki adam aç diyorsun. Aç lan tabi, adam üretiyor biz paketliyip 100 misli fiyatına geri satıyoruz. Bırak adam antilop mu avlayacak, bizon mu kesecek, kiev soslu tavuk mu yapacak, deniz börülcesi mi pişirecek rahat bırak da kendi karar versin. İnsan beslenmenin bir yolunu bulur, sen yeter ki ülkende ürettiğin silahları satmak için kaynakları sömürülmüş ve sömürülen ülkede iki dakika savaş çıkması için düşmanlık duygusunu körükleme. Şu veganlara da kılım. Vegan mı artık vejetaryan mı ne sikimse. Mala bağlamış bir şekilde hayvanlar ölmesin onlar da koşabilsin,oynayabilsin derlerken( sözüm meclisten dışarı)(yok lan yok iç-dış), deli gibi zararlı tarım uygulamaları hakkında kayıtsız kalıyorsunuz. Her yıl toprağa bilmem kaç ton ilaç dökülüyor, suni gübre serpiliyor ha bir de üstüne o topraklar kayıp gidiyor. Politikayı falan bir kenara bıraksak günde 3 öğün yemek yiyoruz biz bunun için ne yapacağiz yetkili abi kim dediğinizi duyar gibiyim. Yetkili ağabey sensin yemek yiyen insan.(yemek yediğini biliyorum benden kaçmaz!) Sizi göz göre göre zehirleyen gıdayı almayın abisi. Fakat ne yazık ki sike sike gene yiyeceğiz zehirli gıda=ucuz gıda. Bizi bu tip gıdalar yemeye mahkum eden kişi, kişiler, toplumlar erekte olmuş şeytanın kucağına otursun ve bir sürede kalkmasın. Amin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.