6 Ağustos 2012 Pazartesi

Kent Komandoları

Tarihte isimleri geçen kahramanların bir çoğu sakallı-bıyıklı adamlardır. "Gerçek" kahramanın tıraşla, losyonla işi olmaz. Tıraş olmaya vakti bile olmaz. Spor salonlarında badi yapıp, göğüs kıllarını tıraş etmez. Malkoçoğlu, Battal Gaziye göğüste kaç kilo basıyorsun abi diye sormaz.(gerçi aynı yıllarda yaşamadıkları için soramaz da)Balta ve kılıç sallayarak, düşman peşinde atlayıp, zıplayarak, herhangi bir antrenörle çalışmadan "gerekli" kaslarını geliştirirler.

Tüm bu düşünceleri yeni nesil askerleri heveslendirmek için piyasaya sürülen "Rambo" altüst etmiştir. Kastan gömleklere sığamayan, en zorlu çamurlu arazide bile tıraşını ihmal etmeyen kahramanlar ortaya çıkmıştır...

Conan, Rambo,Batman, Superman, Spiderman yüzyılın kurtarıcıları oldu. Çizgi romanların sinek-kaydı tıraşlı, kare çeneli süper kahramanları Leonidas'ın, Che'nin sakallarını yoldu.

Süper kahramanlarda Antik Yunan uygarlığına bir dönüş olduğunu sezinliyorum. Açıp bakarsanız Perseus da tıraşlı Wall Street'den çıkma bir kolejli gibidir. Gerçi bir diğer antik kahraman Herkül genelde sakallı tasvir edilmiştir. Herkül abimiz sadece çekilen dizilerde, filmlerde damat tıraşıyla boy gösterir, yoksa molla sakallı, işinde gücünde bir delikanlıdır. Herkül 3 başlı cehennem köpeği "Cerberus"'u boğazlarken yarın giyeceği süper kahraman taytının ütüsünü düşünmemiştir. Şimdilerde ise vücutları terbiye edilmiş, yolunmuş tavuk misali tüysüz, pazılı spor salonu müdavimleri filmlerde maceradan maceraya koşmaktadır.

Bacaklarına taş bağlayıp zıp zıp zıplayan, kayalara yumruk sallayarak antrenman yapan Cüneyt Arkın nerede, protein tozu içip, yağ-kas oranından dolayı gözüne uyku girmeyen Vin Diesel nerede. Sorarım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.